-
1 Ahmet Hamdi Tanpınar - Kırtipil
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın lakabını yakın arkadaşı olan Nurullah Ataç takmış. Kırtıpil kelimesinin sözlük anlamı derbeder, ihmalkâr ve dağınık görünüşlü, kılıksız kimse anlamına gelmektedir. Ahmet Hamdi kılığına kıyafetine pek özen göstermeyen, beş parasız, pardösüsünün yakası biraz kirli, pabuçları tozlu, kısa boylu ve de çirkince; ama güzel kadınlara düşkün. Hep yoksulluk, hep çaresizlik içinde. Çokça karamsar ama bir o kadar da yaşamaya sevdalı.’’
-
2 Necip Fazıl Kısakürek – Koca kafa
Küçük yaşlarda kafasının büyük olmasından dolayı okulda kendisine Koca Kafa denilmiştir. Hatta Necip Fazıl kendi sözleriyle “Küçük yaşlarda da kafam buydu, vücudum sonradan ona yetişti” der.
-
3 Reşat Nuri Güntekin – Vampir
Eserlerini gece herkes yattıktan sonra sabaha doğru yazmasından dolayı babası Vampir lakabını takmıştır. Reşat Nuri bir röportajında “Gündüzleri kabil değil bir satır roman yazamam. Çalışma zamanım, geceleri saat 12 ile 4 arasıdır. Ancak, hayat uykudayken, derin bir sessizlik ve loş renkler içinde romanlarımın kahramanlarıyla başbaşa kalmak imkânını bulabiliyorum.” demiştir.
-
4 Sabahattin Ali – Marco Polo
Sabahattin Ali’nin Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz ile MarkoPaşa adında dergi çıkarmalarından dolayı Marco Polo lakabı takılmıştır.
-
5 Cahit Zarifoğlu - Aristo
Babasının annesinin üstüne bir başka kadınla evlenmesinden sonra içine kapanan, sessizleşen, kendi kendine düşünen hal ve tavırlarından dolayı arkadaşlarının takmış olduğu bir lakaptır.
-
6 Ahmet Mithat Efendi – Yazı Makinesi
Tanzimat döneminde en çok eser veren yazar olması nedeniyle Yazı Makinesi lakabı ile anılan yazarımızdır.
0 Yorum